üniversite kursu ankara






göğsü kabarmak deyimi


mecaz kıvanmak, kıvanç, övünç duyumsamak. örnek: Oğlunun başarısıyla göğsü kabarmıştı.









Son Sorgulanan Deyimler

Deyim

Anlamı

mecaz kıvanmak, kıvanç, övünç duyumsamak. örnek: Oğlunun başarısıyla göğsü kabarmıştı.

yapmayı tasarladığı iş için uygun zaman ya da durumu ele geçirmek.

ha. birini, bir başkasına karşı kışkırtmak, doldurmak, fitlemek.

(1) çok neşeli ve keyifli olmak, çok sevinç içinde bulunmak. (2) bir işe çok hevesli görünmek, örnek: Bunu duyunca çalmadan oynamaya başladı.

yarı çıplak, örnek: Yangında herkes bir don bir gömlek sokaktaydı.

(1) sağladığı yarar uğradığı zararı karşılayamamak. (2) sağladığı yarar, (o davranışla, bir işe, bir başkasına) verdiği zarardan az olmak.

 Korkup çekinerek, ezilip büzülerek, utanıp sıkılarak.?Süklüm püklüm yanımıza yaklaştı.

güç yetmez gibi görünen ağır, büyük işler başarmak.

söylemek üzere olmak, söyleyecek durum doğmak (ama söylemekten vazgeçmek).

her yerde kendisinden söz edilmek, her yerde konuşulmak, yaygın bir biçimde sözü edilmek.

hemen o anda. örnek: Bir iş "yapalım" der demez yapılırdı.

mecaz (onu) korumak, örnek: Amcası gölge olmasa oğlan aç gezecek.

Tüm Hakları Saklıdır © 2008 - 2024

Sitemizin SEO çalışması Seo Uzmanı Zeze tarafından yapılmıştır.
anlaminedir.com bir nerededir.com sitesidir.